21 Mart 2015 Cumartesi

BENİ MERAK ET ÇÜNKÜ İYİYİM-MEHMET ŞAMİL ('B'ahar 'İ'le 'Z'emheri)

https://www.youtube.com/watch?v=MoM6TFJ0K2M



Beni Merak Et Çünkü İyiyim
İnsanın ruhunu etkileyen, yokluğu varlıkla, uzağı yakınla bir arada kılan hayatın en temel öğesidir şiir. O aşkın süsü, rengi ve bin bir çeşit dansı, yazanın sırdaşı, saklı kahramanların ebedi birlikteliğidir.
Okur Kitaplığı bünyesinde çıkan Beni Merak Et Çünkü İyiyim, sabrı, zarafeti, içtenliği, cevapsız kalmış soruları, sukutu, feryadı dile getiriyor. Dile getirdikçe dizeler, dipnotluk dizeciklere meydan okuyor ve okuyucuya kırk bir farklı şiirle kapalı kapılar ardında yeşeren aşkları, özlemleri, vuslatları sunuyor. Bu sunumda ise başlıklara gizlenmiş üçlemeler mihmandarınız olacak ve didik didik arayacaksınız şiirlerde saklı kahramanları…




Bahar ile Zemheri üçlemesi ve BİZ başlığıyla bir serüven benden sizlere… (Beni Merak Et Çünkü İyiyim kitabının 64,65,66. Sayfalarını süslemektedir.)







/“Vuslatın hülyasında bitimsiz ay tazesi
                           /biraz şems biraz pare

Bir baharda öldü Bahar…
Binlerce kelime düğümlenmiş boğazıma, ne zaman konuşmak istesem yanlış anlaşılmaktan korkar yine susarım ve başlarım beni tek anlatan satır satır yazıma… Ama yine de sığmaz kelimelere feryadım, avazım çıktığı kadar bağırsam da dinmez acım. Ne vakit değerler giderse o vakit eğerler geliverir ya ardı sıra, işte, şimdi eğer vakti…
Eğer, her şeyden habersiz öylece devam etseydim, bilmeseydim ben o zemherinin baharı… Bilmeseydim ve getirmeseydim zemheriden sonra baharı… Açmasaydım işte o an karlar altındaki yarayı…. Yakında ama bir o kadar da uzakta kalsaydım hep. Ve hep devam etseydi bu döngü zemheriden sonra bahar/aşk
Ben Bahar adı şiirlere yazılan
Ben bahar bir müjdeye saklanılan ihtimal
Ben bahar göz kapağı çetrefil akşamların karası
Ben bahar bitmeyen hiç ve çoğalan yokluk arası

İşte ben o Bahar…
Uzağı yakın kılma adına zemheri, baharın güneşine bırakınca kendini başlamıştı hikâye evvel zaman içinde… Her ikisini birleştirme adına güneş doğmuştu son defa ve son görkemiyle… Aşkla dolu bakışlar, aynada beliren anlık gülümsemeler, uyanır uyanmaz akla düşen o aşk, bitmek bilmeyen nazlı, ahretlik sorular ardından gelen kahkahalar, yorgun saatleri silip süpüren kahveler, nereye çıkacağını bilmeden gidilen yollar, kitaplıkları şen eden sohbetler, kitapçıların rafları arasına sıkıştırılmış muhabbetleri ortaya çıkaran o iki aşıkla fevkalade geçen saniyeler, dakikalar, saatler, günler ve ardı sıra geçen aylar sonunda güneşi saklamaya, yok etmeye karar veren zemheri, kar taneciklerine gömdü baharı. O yeşermeyi bilmeyen tomurcuklar aşkında. Sadece kendini mevsim bildi o koca bencilliği içerisinde soldurdu işte Bahar’ı… Olmayan olmayacak ve zamana mahpus yarınlar uğruna… Ve ardından düşündürdü Bahar’ı; terk edilmiş kadınlar ve erkekler biriktiriyorum evimde. Her biri iki kapak arasına sıkıştırılmış her biri iki kitap arasına tercih edilmiş…


Ne de olsa sessiz konuşmaların devamıydık B(ahar) İ(le) Z(emheri). Her daim böyle sürecek sessiz sedasız… Zaten nasip de tutmaz kader zemheriyi bahara…