(Star gazetesi kitap ekinde yayınlanmıştır.)
Yeni nesil edebiyatçılardan seyyah ruhlu Senem Gezeroğlu aşkını bohçasına alıp çetrefilli yollarda Aşk’ı elifbâ’dan anlatmaya başlamış.
Varlığa Gelen Her Âdem’in Varlığa
Getirene İhtiyacı Vardır… AŞK
İle…
Aşk; susamış gönüllerin,
düştükleri denizlerde içtikçe daha da hasretle, tutkuyla gönül yangınlarını
harlandıracakları meye benzer. Bu öyle bir meydir ki içenler de can canana
adanır, terk eder bedenden canı. Aşk, mürekkepten, hokkadan, fırçadan ve âhtan
sonra sayfalarda görünen beyazdır. Ayn, Şın, Kaf harflerinin toplamıdır. Yeni
nesil edebiyatçılardan seyyah ruhlu Senem Gezeroğlu aşkını bohçasına alıp çetrefilli
yollarda Aşk’ı elifbâ’dan anlatmaya başlamış. Adımları düğüm düğüm, çatallı bir
yol ağzında İz Yayıncılık ile Harflerin
Aşkı buluşmuş okurla.
Senem Gezeroğlu’nun ilk kitabı Harflerin Aşkı’nda kulağa fısıldanan bir
sır gibi harfler sayfalara dökülür, vahdet muhabbetle örülerek damla damla
akar, “Kalbe Giden Yol” “Yedi Oda”da buluşur, “Aşk Denizinde, O’nun İZ’inde”
“Bir Hazan Vakti” “Harflerin Aşkı” denemesiyle son bulur. Dipsiz kuyunun
karanlığında suyun berraklığını görebilmek, Allah ile mulahazanın eşsiz
lezzetine AŞK ile varabilmek için her şeyin yaratıcısı Allah ile hemhal
olabilmenin tadını satırlarında anlatır. O’nunla olmayı hak bilmek ondan
başkasında hakkı aramamak, aşk için ve dahi aşk adına bela yağmurlarına başı
tutmak, seve isteye ateş denizlerine, azgın ateş dalgalarında kavrularak
varlığa adım atılmalı Aşk’la bir olarak Hiç’te buluşmalı. Senem Gezeroğlu İlahi
Aşk’a ulaşabilmek için, madde âleminin perdelerini örtüp mana âleminin
perdelerini aralamalı ve perdesinden bütün perdelerin yırtılacağı o muhteşem
vuslat anına kavuşmanın tadındaki beklentiyi dile getirmiştir.
Senem Gezeroğlu’nu ilk kitabıyla
tanıyacak olan okurun, yazıda ki şiirsel anlatımın sayfa aralarına ilmik ilmik
dokunuşuna tanıklık edeceğini söyleyebilirim. Bununla birlikte aşk “herkesin
bildiği bir şey” gibi algılansa da Harflerin Aşkı’nda dudaklar sustuğunda,
zihinler durulduğunda bile aşk, cümleler arasında adeta arzı endam eyler. Bu
cümlelere Nurullah Genç’in, Sezai Karakoç’un, Olcay Yazıcı’nın ve Mevlana’nın
şiirleri ışık tutunca alev alev yanmaya başlamış denemeler, ayı, güneşi ve bütün
gezegeni kıskandırıyor. Artık fikretmek, zikretmek, hissetmek, kalbe giden
yolu, gözden gönüle akan bir ateşle beslemek siz değerli okuyuculara kalmış.
Ayn, Şın Kaf
Harflere adını yazdı
Küfürden ve siyahtan sonra
Mürekkepten, hokkadan, fırçadan
ve âhtan sonra
Sayfalarda görünen beyazdı…
http://haber.stargazete.com/kitap/askin-elif--basi/haber-762276
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder